El Kaide niye Türkiye'yi hedef seçti?

16.11.2003 Vatan

1. Neden Türkiye?
Bu soruyu, daha 11 Eylül saldırısından önce, Mart 2001'de çıkan "Derin Hizbullah" adlı kitabımda, "Bin Ladin'inki veya benzeri uluslar ötesi bir şebeke Türkiye'de eylem düzenleyebilir mi?" diye sormuş ve şöyle devam etmiştim: "Bunun cevabı kesinlikle evettir. Çünkü bin Ladin oyununu, tıpkı kendine düşman bellediği güçler gibi küresel düzlemde oynuyor. Onun için her yer eylem alanı. Türkiye'de İncirlik üssü başta olmak üzere hedef alabileceği çok sayıda Batılı kişi ve kurum bulunuyor. Bin Ladin'in Mısır ve Türkiye'ye özel önem atfettiği ve bu ülkedeki ABD'ye bağımlı 'kukla rejimleri' devirmek istediği biliniyor." Fakat Türk kamuoyunun El Kaide'nin "global cihad"ının mantığını tam olarak kavrayabildiği söylenemez. Bu nedenle uzun bir süre böyle bir ihtimal yokmuş gibi davranıldı. Artık "Bize bir şey olmaz" mantığını bir tarafa bırakmak gerekiyor.

2. Neden sinagoglar?
Bin Ladin'in, 23 Şubat 1998'de yayınlanan ünlü fetvası "Haçlılara ve Yahudilere karşı cihad" başlığını taşıyordu. Arap-İsrail anlaşmazlığının sürmesi ve şiddetlenmesi bilindiği gibi hep El Kaide'nin işine yaradı. Bin Ladin de sürekli olarak Filistin davasını savundu. Yahudi hedeflerine saldıran El Kaide, hem geniş dindar kesimlerde kendine sempati toplarken, dünya çapındaki güçlü yahudi aleyhtarı odaklara da mesaj yollamış oluyor. İstanbul'daki sinagoglara saldırılmasındaysa, kuşkusuz Türkiye-İsrail ilişkilerinden duyulan rahatsızlığın da payı vardır.

3. Neden şimdi?
ABD'nin Afganistan operasyonuyla büyük darbe yiyen El Kaide'nin Irak'ın işgaliyle birlikte tekrar güçlerini toparladığı ve harekete geçtiği görülüyor. Bunun bir nedeni ABD'nin enerjisinin çoğunu Irak'a ayırmasıysa, bir diğeri de dünya kamuoyu ve özellikle islam dünyasında boy veren Amerikan aleyhtarlığının El Kaide'ye mükemmel bir zemin sunmuş olması. Anlaşılan dün Türkiye bu yeni terör dalgasından payını aldı. Bunun bir nedeni, Ankara'nın Irak konusunda ABD ile işbirliğini temel alan politikalar geliştirmesi -ki hükümet bunların hiçbirini hayata geçirme şansına kavuşamadı- olabilir. Bu bakımdan Bağdat Büyükelçiliği'ne saldırıyı, bu eylemin ön habercisi olarak değerlendirmek de mümkün olabilir. Ama bir diğer önemli husus, Türkiye'nin, iyi-kötü demokrasi geleneği, modernliği ve laikliğiyle İslam dünyasına örnek olarak sunulmasıdır. Bugün Türkiye, El Kaide terörizminin tam zıddı olarak sivriliyor. Ve bu özelliğiyle de terörün hedefi oluyor.

4. El Kaide, Türkiye'de örgütlü mü?
 
El Kaide, Müslümanlar'ın yaşadığı her yerde örgütlenmeye çalışıyor. Türkiye, El Kaide'nin şebekesi içinde hep yer aldı. Başlangıçta esas olarak lojistik bir üs olarak kullanıldı. Uluslararası yatırımları ve para transferleri açısından Türkiye şebeke için çok cazip. Ayrıca şebeke üyelerinin uluslararası dolaşımı, eğitim ve tedavisi için de Türkiye elverişli bir ülke.

5. Eylemde Türkler de yer almış olabilir mi?
 
El Kaide militanlarının çoğunluğunu Arap kökenliler oluşturmakla birlikte, aralarında Türkler de var. Bunların önemli bir bölümü cihad için Afganistan'a, onun ardından Bosna ve diğer bölgelere giden islamcı gençler. Sürekli olarak deşifre olmamış ve nitelikli kadrolara ihtiyaç duyan şebeke, Arap asıllı olmayan militanlara özel önem veriyor. Bu nedenle Türkler, Avrupa ve ABD'de yaşayan göçmenler şebekenin ilgi alanında.



Destek olmak ister misiniz?
Doğru haber, özgün ve özgür yorum ihtiyacı
Bugün dünyada gazeteciler birer aktivist olmaya zorlanıyor. Bu durum, kutuplaşmanın alabildiğine keskin olduğu Türkiye'de daha fazla karşımıza çıkıyor. Halbuki gazeteci, elinden geldiğince, doğru haber ile özgün ve özgür yorumla toplumun tüm kesimlerine ulaşmaya çalışmalı ve bu yolla, kutuplaşmayı artırma değil azaltmayı kendine hedef edinmeli. Devamı için

Son makaleler (10)
19.01.2025 Bir türlü başlayamayan Erdoğan-İmamoğlu savaşı
19.01.2025 Eski PKK yöneticisi Nizamettin Taş: “Kürtler açısından önemli olan PKK’nin silah bırakması değil Suriye’deki kazanımların korunması”
12.01.2025 Kürtler Türkleri “satışa” mı getiriyor?
10.01.2025 Burak Bilgehan Özpek ile söyleşi: Erdoğan ve AKP'ye Suriye dopingi
10.01.2025 Haftaya Bakış (249): Özel'in kırmızı kartı | Akdeniz Belediyesi'ne kayyum | Ülkücülerin Öcalan kavgası
09.01.2025 Hatem Ete ile söyleşi: Türkiye seçimlere en erken ne zaman gider?
08.01.2025 Transatlantik: Yeni çözüm süreci tartışmalarının neresindeyiz? | Suriye'de HTŞ yönetiminde bir ay
07.01.2025 Arap dünyası yeni Suriye'ye nasıl bakıyor? Yusuf el Şerif ile söyleşi
05.01.2025 Esrarengiz bir süreç üzerine notlar
03.01.2025 Haftaya Bakış (248): Yeni çözüm sürecinde neler olacak? | DEM Parti'nin temasları | Kürşad Zorlu'nun istifası
19.01.2025 Bir türlü başlayamayan Erdoğan-İmamoğlu savaşı
22.09.2024 Ruşen Çakır nivîsî: Di benda hevdîtina Erdogan û Esed de
17.06.2023 Au pays du RAKI : Entretien avec François GEORGEON
21.03.2022 Ruşen Çakır: Laicism out, secularism in
19.08.2019 Erneute Amtsenthebung: Erdogans große Verzweiflung
05.05.2015 CHP-şi Goşaonuş Sthrateji: Xetselaşi Coxo Phri-Elişina Mualefeti
03.04.2015 Djihadisti I polzuyutsya globalizatsiey I stanovitsya yeyo jertvami. Polnıy test intervyu s jilem kepelem
10.03.2015 Aya Ankara Az Kobani Darse Ebrat Khahad Gereft?
08.03.2015 La esperada operación de Mosul: ¿Combatirá Ankara contra el Estado Islámico (de Irak y el Levante)?
18.07.2014 Ankarayi Miçin arevelki haşvehararı