Özal’ın hayali gerçekleşiyor mu?

24.04.2012 Vatan

Önce peş peşe gelen bazı önemli gelişmeleri hatırlayalım:

- Irak’ın Sünni asıllı Cumhurbaşkanı yardımcısı Tarık Haşimi ülkesini terk etmek zorunda kaldı. Suudi Arabistan ve Katar gibi ülkelerin desteğine sahip olan Haşimi’nin bir ayağının da Türkiye’de olduğunu biliyoruz.

- Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesut Barzani, Nuri el Maliki başkanlığındaki Irak hükümetiyle arasına mesafe koymaya başladı. Barzani son Türkiye ziyaretinde Haşimi ile bir araya geldi.

- Haşimi’nin Türkiye’deki temasları üzerine Irak Başbakanı Maliki “Türkiye düşman ülke haline geliyor” şeklinde sert bir açıklama yaptı.

- Önce yazılı bir açıklamayla Dışişleri Bakanlığı, ardından Başbakan Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Davutoğlu Maliki’ye benzer sertlikte cevap verdiler.

- Geçtiğimiz günlerde Barzani herhalde en fazla itibar gördüğü Türkiye ziyaretlerinden birini gerçekleştirdi. Iraklı Kürt liderin Türiye’nin Kürt (ve tabii ki PKK) sorununun çözümünde aktif bir rol oynayacağı tescillenmiş oldu.

Irak’la alakalı bu gelişmelere paralel olarak şu noktaları da değerlendirmeye almalıyız:

- Ankara ile Şam yönetimi arasındaki mesafe her geçen gün açılıyor. Tahran’ın Beşşar Esad rejiminin en önde gelen destekçi olduğu düşünülürse, Suriye krizi Türk-İran ilişkilerini de olumsuz etkiliyor.

- Her ne kadar AKP hükümeti bir tür arabuluculuğa talip olsa da İran nükleer krizi Türkiye’yi hayli zorluyor. Her şey bir yana, Ankara’nın füze kalkanını kabul etmiş olması tek başına iki ülke ilişkilerinin gidişatını olumsuz yönde etkiliyor.

- Ankara her geçen gün, Suudi Arabistan ve Katar gibi ülkelerin “Şii hilali”ne karşı oluşturmaya çalıştığı “Sünni blok”a doğru sürükleniyor.

Bazı sonuçlar

Bütün bu gelişmeleri birbirleriyle ilintilendirdiğimde şu sonuçlara varıyorum:

1) Suriye’de Baas rejimi er ya da geç, dış müdahaleyle veya değil, devrilecek. Ne var ki yerini nasıl bir yönetimin alacağı belli değil. Ama bu ülkenin, rejim yıkılsa da yıkılmasa da bir tür iç savaş yaşayacağı kesin. Hatta bazı gözlemciler çoktan bir iç savaşın başladığını ileri sürüyor.

2) Suriye’nin bölünmesi güçlü bir ihtimal. En azından Lübnan gibi, resmi olmayan ama fiili bir bölünme yaşanabilir. Böylesi bir durumda Kürtlerin nasıl bir statüye sahip olacağı Türkiye’yi ayrıca ve özel olarak ilgilendiriyor.

3)Suriye rejiminin yıkılma ihtimaline karşılık İran’ın nasıl bir cevap vereceği bilinmiyor. Küçük çaplı bölgesel bir çatışma bile söz konusu olabilir.

4) Irak’ın bölünmesi her geçen gün daha da kaçınılmaz hale geliyor. Üstelik Ankara da bu gelişmeye daha fazla direnmeyeceğe benziyor. Hatta “resmi” söylemleri bir yana bırakırsak AKP hükümetinin bölünmeye sıcak baktığını bile söyleyebiliriz.

5) Irak’ın bölünmesi, bağımsız bir Kürt devletinin kurulması anlamına gelecek. Barzani’nin son ziyaretini böyle bir ihtimal dahilinde de değerlendirmek gerekiyor.

6) “Bağımsız Kürdistan”ın Türkiye açısından eskisi kadar tabu olmadığı ortada. Hatta daha ileri giderek, Ankara’nın, etrafı “düşmanlar”la çevrilecek olan olası bir Kürt devletinin hamiliğine talip olacağını da düşünebiliriz. Bu da bizi yazımızın başlığına, yani Turgut Özal’ın hayaline götürüyor. Özal zamanında, kimi zaman açık ama çoğu kez dolaylı bir şekilde, Kürtler için, Ankara’nın desteğinde bir federasyon veya konfederasyon istediğini dile getirdiğinde çokça eleştirilmiş ve tabii ki fazla hayalci bulunmuştu.

Özal’ın hayali önümüzdeki günlerde gerçekleşecek olabilir.



Destek olmak ister misiniz?
Doğru haber, özgün ve özgür yorum ihtiyacı
Bugün dünyada gazeteciler birer aktivist olmaya zorlanıyor. Bu durum, kutuplaşmanın alabildiğine keskin olduğu Türkiye'de daha fazla karşımıza çıkıyor. Halbuki gazeteci, elinden geldiğince, doğru haber ile özgün ve özgür yorumla toplumun tüm kesimlerine ulaşmaya çalışmalı ve bu yolla, kutuplaşmayı artırma değil azaltmayı kendine hedef edinmeli. Devamı için

Son makaleler (10)
19.11.2024 Nihayet birilerinin beklediği ve umduğu gibi Devlet Bahçeli geri adım mı attı?
10.11.2024 Abdullah Öcalan’a sormak istediğim 20 soru
10.11.2024 Hasan Cemal ile söyleşi: Zamâne Diktatörleri
07.11.2024 Burak Bilgehan Özpek ile söyleşi: Bahçeli DEM Parti açılımından ne umuyor, ne bulabilir?
06.11.2024 Transatlantik: Trump nasıl kazandı? Türk-Amerikan ilişkileri nereye?
05.11.2024 Hatem Ete ile söyleşi: Bahçeli ile Erdoğan ayrışıyor mu?
03.11.2024 Fethullah Gülen öldüğüyle kaldı
01.11.2024 Ruşen Çakır ve Kemal Can ile Haftaya Bakış (239): Esenyurt Belediyesi’ne kayyum atandı - CHP ne yapacak?
30.10.2024 Transatlantik: ABD seçimlerine son 5 - Türkiye’de çözüm süreci tartışmaları İsrail’in İran’a cevabı
27.10.2024 Ertuğrul Özkök niçin Fethullah Gülen’i çok sevmişti?
19.11.2024 Nihayet birilerinin beklediği ve umduğu gibi Devlet Bahçeli geri adım mı attı?
22.09.2024 Ruşen Çakır nivîsî: Di benda hevdîtina Erdogan û Esed de
17.06.2023 Au pays du RAKI : Entretien avec François GEORGEON
21.03.2022 Ruşen Çakır: Laicism out, secularism in
19.08.2019 Erneute Amtsenthebung: Erdogans große Verzweiflung
05.05.2015 CHP-şi Goşaonuş Sthrateji: Xetselaşi Coxo Phri-Elişina Mualefeti
03.04.2015 Djihadisti I polzuyutsya globalizatsiey I stanovitsya yeyo jertvami. Polnıy test intervyu s jilem kepelem
10.03.2015 Aya Ankara Az Kobani Darse Ebrat Khahad Gereft?
08.03.2015 La esperada operación de Mosul: ¿Combatirá Ankara contra el Estado Islámico (de Irak y el Levante)?
18.07.2014 Ankarayi Miçin arevelki haşvehararı