CHP kurultayından ne çıkar?

16.12.2010 Vatan

Çarşaf liste-blok liste tartışmasını bir kenara bırakırsak (ki onun da çok gerilimli geçtiği söylenemez) Cumartesi günü yapılacak olan CHP Kurultayı’nın pek bir heyecan yaratmadığını söyleyebiliriz. Fazla heyecan yaratmasa bile CHP örgütü ve tabanının, hatta bu partiye bir şekilde oy verebilecek olan kesimlerin, bu kurultaydan beklentilerinin hayli yüksek olduğu da aşikâr. Beklentileri uzun uzun açıp tartışmanın gereği yok, bunları özetlemek için şu cümle yeterli: CHP’ye sempati ve ilgiyle yaklaşan kişi ve kesimler, bu kurultayın ardından söz konusu partinin artık “kendi içine” değil “dışarı”ya, “geri”ye değil “ileri”ye bakmasını ve sahici bir iktidar alternatifi olduğunu gösterebilmesini istiyor.

Peki bu kurultayın ardından CHP bu misyonu üstlenip layıkıyla yerine getirebilir mi? Bu sorunun cevabı, “İmkansız olmasa da çok ama çok zor” olacaktır. Fakat çok yakın zamanda genel seçimler gibi son derece kritik bir eşiğin aşılması gerektiği için CHP’nin önündeki zorluklar katlanarak artıyor.

Kürt politikası

Parti içi dengelere bakacak olursak: Heyecanın düşük olmasının en temel nedeni Kemal Kılıçdaroğlu’na çok geniş bir kredi verilmiş olmasıdır. Önder Sav’ın liste işlerine karışmayacağını açıklaması, Deniz Baykal’ın “çarşaf liste” ısrarının fazla yankı bulmaması bu kurultayda Kılıçdaroğlu’nun elinin epey güçlü olduğunu gösteriyor. Bununla birlikte onun ekibini oluştururken parti içi dengeleri gözetmemesi asla söz konusu olamaz. Bu bağlamda listesine Baykal ve Sav’a yakın olarak bilinen ama fazla sivri olmayan isimleri alacağı yönündeki haberlerin doğru çıkma ihtimali çok yüksek. Kuşkusuz Kılıçdaroğlu’nun “rakip kanatlardan” alacağı isimler ilgi uyandıracaktır ancak beni en çok “dışardan” kimleri Parti Meclisi’ne ve belki de Merkez Yürütme Kurulu’na taşıyacağı ilgilendiriyor. Bir önceki kurultayda PM’ye sokulan yeni isimlerin büyük kısmı, en azından benim için, büyük bir hayal kırıklığıydı. Bakalım bu sefer “tam isabet” diyeceğimiz kimlerle karşılaşacağız. Ortada dolanan çok isim var ancak şimdilik sadece biri için görüşümü beyan etmek isterim: Diyarbakır Barosu’nun eski başkanı Sezgin Tanrıkulu’nun vitrinde yer alması, ama sadece “süs öğesi” olarak kullanılmayıp CHP’nin Kürt politikasının şekillenmesinde fonksiyonel kılınması bu partide olumlu anlamda çok şeyleri değiştirebilir. Tabii ki CHP’nin Kürt konusunda yaşaması gereken köklü değişikliğin altından tek bir kişinin kalkması mümkün olamaz ancak Tanrıkulu’nu öne çıkartacak bir yaklaşımdan pekala umutlanabiliriz.

İktidara alternatif olabilir mi?

CHP’nin iç sorunları bu kurultayı atlatmakla sona ereceğe benzemiyor. Bu partiyi en yakından tanıyan gazetecilerden Türey Köse’nin de altını çizdiği gibi, uzun yıllar “muhalefete mahkum” olan bu partide örgüt içi hesapların çoğu milletvekili olmaya odaklanıyor. Dolayısıyla kurultayın hemen ardından milletvekili listelerinin nasıl hazırlanacağı, diğer bir deyişle merkez yoklaması-ön seçim tartışması yaşayacağa benzeriz. İşte o tartışma, bugünkü blok liste-çarşaf liste tartışmasından çok daha heyecanlı, sert ve “kanlı” geçmeye aday.
CHP’nin yıllardır mahkum olduğu iktidar mücadelesini kendi içinde verme döngüsünden ancak ülkeyi yönetmeye ciddi bir şekilde talip olması ve en azından kendi örgüt ve tabanını bu konuda ikna etmesiyle kurtulabilir.

Cumartesi günü kurultay salonunda bu “iktidara yürüyüş” iddiasının elle tutulur işaretlerini görebilecek miyiz? Fazla spekülasyona gerek yok, şunun şurasında iki gün kaldı.



Destek olmak ister misiniz?
Doğru haber, özgün ve özgür yorum ihtiyacı
Bugün dünyada gazeteciler birer aktivist olmaya zorlanıyor. Bu durum, kutuplaşmanın alabildiğine keskin olduğu Türkiye'de daha fazla karşımıza çıkıyor. Halbuki gazeteci, elinden geldiğince, doğru haber ile özgün ve özgür yorumla toplumun tüm kesimlerine ulaşmaya çalışmalı ve bu yolla, kutuplaşmayı artırma değil azaltmayı kendine hedef edinmeli. Devamı için

Son makaleler (10)
10.11.2024 Abdullah Öcalan’a sormak istediğim 20 soru
05.11.2024 Hatem Ete ile söyleşi: Bahçeli ile Erdoğan ayrışıyor mu?
03.11.2024 Fethullah Gülen öldüğüyle kaldı
01.11.2024 Ruşen Çakır ve Kemal Can ile Haftaya Bakış (239): Esenyurt Belediyesi’ne kayyum atandı - CHP ne yapacak?
30.10.2024 Transatlantik: ABD seçimlerine son 5 - Türkiye’de çözüm süreci tartışmaları İsrail’in İran’a cevabı
27.10.2024 Ertuğrul Özkök niçin Fethullah Gülen’i çok sevmişti?
24.10.2024 Altan Tan ile söyleşi: Kim çözüm istiyor, kim istemiyor?
24.10.2024 Transatlantik: TUSAŞ saldırısı, Öcalan’ın mesajı ve “çözüm süreci” - ABD seçimlerine son 12 - Fethullah Gülen’in ölümü
23.10.2024 Gazeteci Ahmet Dönmez ile Fethullahçılığın geleceği üzerine söyleşi: "Bu yapıyı dünya-daki hemen her sıklet merkezi yönetmek isteyecektir”
22.10.2024 “Mahrem yapı”yı yakından takip eden eski bir Fethullahçı’nın öngörüsü: "Başa Abdullah Aymaz geçer, ama esas lider Mustafa Yeşil olur”
10.11.2024 Abdullah Öcalan’a sormak istediğim 20 soru
22.09.2024 Ruşen Çakır nivîsî: Di benda hevdîtina Erdogan û Esed de
17.06.2023 Au pays du RAKI : Entretien avec François GEORGEON
21.03.2022 Ruşen Çakır: Laicism out, secularism in
19.08.2019 Erneute Amtsenthebung: Erdogans große Verzweiflung
05.05.2015 CHP-şi Goşaonuş Sthrateji: Xetselaşi Coxo Phri-Elişina Mualefeti
03.04.2015 Djihadisti I polzuyutsya globalizatsiey I stanovitsya yeyo jertvami. Polnıy test intervyu s jilem kepelem
10.03.2015 Aya Ankara Az Kobani Darse Ebrat Khahad Gereft?
08.03.2015 La esperada operación de Mosul: ¿Combatirá Ankara contra el Estado Islámico (de Irak y el Levante)?
18.07.2014 Ankarayi Miçin arevelki haşvehararı